Mülteciler ve Sığınmacılarla Yardımlaşma Dayanışma ve Destekleme Derneği (MSYD) Başkanı Erdem Ayçiçek, dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele kapsamında Türkçe’nin yanı sıra Arapça ve Farsça yayın yapan internet sitesini hayata geçirerek, Türkiye’de yaşayan sığınmacı ve mültecilerin salgın hakkında doğru ve güncel bilgiye ulaşmaları için çalıştıklarını söyledi.

MSYD Başkanı Ayçiçek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de yaklaşık 4,5 milyon mülteci ve sığınmacının yaşadığına dikkati çekerek, çoğunluğunu Suriyelilerin oluşturduğu mülteci ve sığınmacıların bu dönemde hem maddi hem de psikolojik anlamda salgından daha fazla etkilendiğini belirtti.

Psiko-sosyal destek hizmetlerinin önemine vurgu yapan Ayçiçek, sığınmacı ve mülteciler için Türkiye’de yeni tip koronavirüse karşı verilen mücadelede alınan kararlara, tedbirlere ve yaşanan gelişmelere ilişkin 3 dilde bilgilendirme yapan bir internet sitesini hayata geçirdiklerini dile getirdi.

Ayçiçek, “İnternet sitemizde Arapça, Farsça ve Türkçe olarak anlık güncellenen paylaşımlarla ülkemizdeki yabancıların kendi dillerinde doğru bilgiye erişmelerini hedefledik.” diye konuştu.

Dernek Başkanı, Farsça yayının Türkiye’deki Afgan ve İranlı mültecilere yönelik tasarlandığını bildirdi.

“Covid19.msyd.org”

Dernek Başkanı Ayçiçek, kurdukları site hakkında şunları aktardı:

“‘Covid19.msyd.org’ web sitemizi, ülkemizin ve dünyanın içinde bulunduğu pandemi durumu hakkında, mültecilere yönelik, özellikle hassasiyeti yüksek gruplar için sağlıklı bir bilgilendirme ve haber alma mekanizması olarak geliştirdik. Web sitemiz, salgın hakkında temel bilgileri, anlık verileri, mevzuatsal düzlemde vuku bulan güncellemeleri, temel hizmet sağlayıcı kamu kurum ve kuruluşların iletişim bilgilerini içermektedir.”

Ayçiçek, İl Sağlık Müdürlükleri ve İl Göç İdaresi Müdürlükleri ile koordineli çalıştıklarını ifade ederek, maddi yardımlar noktasında il bazlı kurulan Vefa Sosyal Destek Grupları ile de eşgüdüm içerisinde çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti. 

“Evde kal” çağrısına uyum ve yaşanan sorunlar

Sığınmacılar ve mültecilerin yoğun olarak yaşadıkları illerde, asgari düzeyde de olsa ‘evde kal’ çağrılarına uyduklarını tespit ettiklerini belirten Ayçiçek, “Ülkemizdeki birçok mültecinin ve sığınmacının, sosyo-ekonomik katmanın alt kademesinde yer alan vatandaşlarımız gibi ve görece olarak daha yüksek risk altında oldukları söylenebilir.” değerlendirmesini yaptı.

Ayçiçek, mülteci yoğunluğunun olduğu ilçe belediyelerinin özellikle sosyal yardım mercilerinin iletişim bilgilerinin ve acil numaraların yer aldığı afiş ve posterleri, Arapça basarak sokak ve işletmelerin camlarına asmalarının yeterli olmadığını gözlemlediklerini söyledi.

Kovid-19’un psikolojik etkileri

“Salgının mülteciler arasındaki ruhsal etkilerine bakıldığında, duygusal, davranışsal ve bilişsel etkileri olduğu da gözlemlenmektedir.” tespitini yapan Ayçiçek, küresel Kovid-19 salgını öncesinde var olan ruhsal bozukluklar, fiziki koşullarının yetersizlikleri, gelirlerindeki istikrarsızlıklar, besin ve sarf malzemeye erişim kısıtlılıkları veya bilgi alma noktasında yaşadıkları dil bariyeri gibi sorunların; mülteciler için salgın süresince risk faktörleri arasında yer aldığını söyledi.

Ayçiçek, şunları kaydetti:

“Bu süreçte sahada yapmış olduğumuz çalışmalar ve bize ulaşan talepler nazarında en çok gıda ve nakit destek ihtiyacı gözümüze çarpmaktadır. Özellikle ramazan ayında gıda ve nakit ihtiyacının giderek artmasını bekliyoruz. Kişilerin karantina ve onun getirdiği ekonomik sıkıntılar yüzünden psikolojik destek taleplerinde de artış söz konusudur. Özellikle, aile içi şiddet vakalarında artış ve bu kapsamda psikolojik danışmanlık talepleri çağrı merkezimize ulaşmaktadır.”